Genel

Selma Cengiz

21 Ocak 1994 yılında Bursa’da doğdu. BTSO Anadolu Teknik Lisesi’nden mezun oldu. Marmara Üniversitesi’nde Türk Dili ve Edebiyatı bölümünü bitirdi. Üniversite yıllarında arkadaşlarıyla birlikte “Jurnal” adında günlük bir gazete çıkardı. 2013 yılında Bahçıvan Fanzin’i çıkarmaya başladı. Hâlâ yayımlanan Bahçıvan Fanzini birçok festivalde tanıttı. Kadıköy Edebiyat Atölyesi’nde kendi koleksiyonlarından oluşan fanzinlerinin sergisini düzenledi. Şiir, deneme ve fanzin eleştiri alanlarında yazılarını yayımlıyor. Kolaj ve fanzin hazırlama konusunda workshop eğitimlerine katıldı. Şiirleri ve düzyazıları Eliz Edebiyat, Şiirden dergisi, Lacivert Öykü ve Şiir dergisi, IAN Edebiyat, Ihlamur, Edebiyat Atölyesi, Mesken, Sıvadık, Bahçıvan gibi birçok dergi ve fanzinde yayımlandı. Bursa’da özel bir lisede Türk Dili...

Continue Reading →

Şiirden Yayıncılıktan yeni beş kitap

Şiirden Yayıncılık yeni beş adet kitapla okuyucusunu karşılıyor. Kitaplarla ilgili bilgi ve görseller aşağıdadır.   1-Büyük Geceler Geri Geliyor Çağdaş İngiliz Şiiri Derleyen ve çeviren: Yeliz Altınel Ebat.13.5 (en)X21 (yükseklik) Sayfa:112 ISBN: 978-605-4825-95-0 Fiyatı:14TL 1.baskı: Temmuz 2018 Arka kapak yazısı Yeliz Altunel’in "Çağdaş İngiliz Şiiri"  başlığı altında bir araya getirdiği şairler, son yüzyılın İngiliz ve İrlanda şiirindeki en özgün temsilcileridir. Bunlar arasında Robert Graves, Basil Bunting, Cecil Day-Lewis, Stephen Spender, John Betjeman,  Stevie Smith, Dylan Thomas gibi adlar var. İkinci Dünya Savaşı sonrası öne çıkan bir sonraki kuşağın Philip Larkin, Thom Gunn, Ted Hughes, Geoffrey Hill ve Seamus Heaney gibi...

Continue Reading →

Marius Chelaru’nun Şiiri/Poezia lui Marius Chelaru-Metin Cengiz

Romantik şiirin en önemli özelliklerinden biri var olan gerçekliği reddetme doğrultusunda düş kurmaya sığınma, böylece içinde yer alınan gerçeklik karşısında arzulanan farklı, imgesel bir dünya kurmaktır. Mallarmé'nin 1890 yılında Cercle des Arts'da ve Brüksel'de XX'ler Grubu'nda ölmüş yakın arkadaşı Villiers de L'Isle-Adam anısına yaptığı konuşmada söylediği "Doğası gereği düş kurmaya alışkın bir insan, öteki dünyaya göçmüş bir başka insandan söz etmek için geldi buraya." sözlerindeki 'düş kurmak' böyle bir düş kurmaktır. Yani bu düşün rüyayla elbette alakası yok, ama öncelikle rastlantı ve olasılıklara işaret ettiğini söylemeliyiz. Marius Chelaru bu kitabında yaşadığımız gerçekliğe, vahşi kapitalizme karşı çıkarken düşe sığınır. Onun düşü...

Continue Reading →

Laura Garavaglia’nın Şiiri Üstüne/Su Poesia di Laura Garavaglia-Metin Cengiz

        Laura Garavaglia İtalya'nın Milano şehrine bağlı Como şehrinde yaşıyor. Como Gölü'nün serinlettiği bu küçük ama güzel şehirde bir de dünyaca önemli bir festival düzenliyor Laura Garavaglia:  Festival Internazionale Europa in Versi. Bu yıl 18-20 Mayıs arasında festivalin sekizincisi düzenlenecek. Garavaglia bu festival kapsamında genç şairler arasında bir de şiir okuma yarışması yaparak gençleri teşvik ediyor.   Laura Garavaglia'nın şiiri anlatımcı bir şiir. Karşılaştığı kimi meseleleri şiirle çözmek, başkalarına bu meseleyle ilgili şiir düşüncelerini iletmek onun poetikası. Hayatı yalnızca dünya ile sınırlamıyor, daha geniş, evren düzeyinde ele alıyor, evrendeki yıldızların, gezegenlerin hareketliliğinin insan hayatı ile kesişen ortak yönlerini...

Continue Reading →

Şiirden Yayıncılık Tanıtım Bülteni

Yeni kitaplarımız matbaada: Laura Garavaglia'nın Sayı ve Yıldız, Mitat Çelik'in Yengeç Avı, İsrafil Güler'in Ses'i, Sadık Ay'ın Sonrasız Güneş'i ve Murat Karapınar'ın Menekşe Kokusu. Şiirden Dergisi Sayı 47 ile en kısa zamanda şiire ve kitaba önem veren dağıtım ve kitap evlerinde.        

Continue Reading →

Şiirden Dergisi Sayı 47

Şiirden Dergi 47. sayısı farklı bir kapak görseliyle okuyucusuna merhaba dedi. Önümüzdeki hafta şiire değer veren kitapçılarda dergi okuruyla buluşacak: Kadıköy: İmge-Mefisto; İmge'ye yolu düşenler burada bizim geçmiş sayılarımızı da edinebilirler./// Beyoğlu: Pandora-Mefisto, Pandora'da kitaplarımızı da edinebilir değerli okur/// Beşiktaş: Mefisto, biraz sapa kalsa da dergisini aldıktan sonra Balıkçıların oradaki nefis meyhanelerden birinde dergimizi yudumlayabilir okuyucumuz; Ankara Turhan Kitabevi ve İmge; İzmir: Yakın Kitabevi ve Pan, Mersin: Sokak; Kıbrıs: Işık. Ayrıca online: İdefix, prefix, dogan kitap, emek kitap, siirden.net, kitapyurdu.com'dan edinebileceğiz. Şendoğan Yazıcı, Fulya Çelik'in resmiyle harika bir kapak çıkardı ortaya. Değerli arkadaşımız Fulya Çelik'in resmi derginin konusuna da uygun. Ne...

Continue Reading →

Müesser Yeniay Kadın Şairler (Women Poets) Antolojisinde

  ABD'de yayımlanan kitabı basıma  Grace Bauer ve Julie Kane hazırlamış. Tanıtım İngilizce şöyle: An anthology of poems from women who proudly celebrate their own nastiness and that of other women who have served as nasty role models; poems by and about women defying limitations and lady-like expectations; women refusing to be "nice girls;" women embracing their inner bitch when the situation demands it; women being formidable and funny; women speaking to power and singing for the good of their souls; women being strong, sexy, strident, super-smart, and stupendous; women who want to encourage little girls to keep dreaming. Product...

Continue Reading →

Çağrı/ Metin Cengiz

  her şey gün ışığında olsun bırakın hayat olgun yemişler gibi serilsin önünüze ne sağır ne dilsiz kalsın dünya sarılıp birbirinize ırmaklarla akın karanlığa müdahale kanın ateşidir derler gökkuşağı boyunca insanın yürüdüğü bir gün sizin de içinizden akarsa eğer yüzünüzde belli olsun ırmakların gülüşü el ele tutma zamanı şimdi bir gülü kralları gibi güneşli ülkelerin şarkılar besteleyin şarkılar dingin serin ömür büyük düşler kurmaya değer (Gençlik Çağı, 1. Baskı, Yön Yayınları, Kasım 1998; 2. Baskı, Toplu Şiirler 1 ile, Digraf Yayıncılık, Eylül 2008; 3. Baskı, Toplu Şiirler ile Şiirden Yayıncılık, Şubat 2015)

Continue Reading →

Yağmur Mevsiminden Günlükler’den iki örnek/Jennifer A. Reimar

Telefonu kapatırken hep “_ _ _ _ _ _” derdin. Korunması gereken bir şeylerin bilinci. Biz hikâyeler ve toz biriktiriyoruz. Bugün mutfakta yine karıncalara rastladım. Bir nefes için mola. Kirli bir pencere.     Uzun zamandan beri yağmur yağıyor. Daha fazla yağmurun ne getirdiğini söyleyemeyiz ya da belleğin ne olduğunu. Kapı artık kapalı değil. Kendim öğrendim muson rüzgârlarıyla sürüklenmeyi, kılçık için balık satmayı veya kanat için bir sözü. Ellerimin hiç şeffaf olmadığını ve o nedenle dokunuşların boşa olduğunu söylerdin. Akşamüstü tek başıma duvarları sildim ve yerleri cilaladım. Günlük rutinlerimiz küçük çentikler bırakmıştı ve sen farkında olmadan tozların kabul etmediği alanlar...

Continue Reading →