Ahmet Ada Sina Akyol’un şiiri için az sözcükle çok katmanlı anlamlandırmalara yol açan bir şiir denilebilir. Hemen belirteyim, sözcük tutumluluğuyla sözcükte anlam olarak yoğunlaştığı, bunun kaçınılmaz bir zorunluluk olduğu bilinmektedir. Öyle ki, şiirinin ses katmanı da sözcüklerin örgüsünün çıkardığı iç seslerle kurulur. Bir de ritim için yaptığı sözcük yinelemeleriyle inişli çıkışlı ses katmanı oluşturur. Bir felsefeci gibi sorular soran öznenin şiiridir. Kişisel Antoloji (Seçme Şiirler) adlı yeni kitabındaki şiirleri okuduğunuzda, gündelik hayata dokunan, imgelemde yeniden kurulmuş bir şiir olduğunu kavrarız. Kulağınız ses salkımlarıyla dolar. Gündelik hayat denince, dışarısı ile içerisinin buluştuğu merkezi anlarız. O merkezden çıkıp imgelemden sözcüklere dökülür. Kişisel...
“Okunaklı Harfler”
Ahmet Ada Ogün Kaymak’ın otuz iki şiirden oluşan, küçücük oylumlu ama derin yapısı ve derin anlamı olan bir bütün inşa ettiği yapıtı “Okunaksız Harfler”, çağdaş Türk şiirine yeni tatlar, renkler ve kokular taşıyor. Kendi kuralını kendi koyan serbest koşuk, ona kendini ve dünyayı anlamlandırma olanağı sağlamış – yeni biçimler içinde. Bir varoluş sorgulaması, naif, ince, kırılgan. Bir dil şöleni, gündelik hayata gönderen. Sözcükleri okunaklı, harfleri gibi; ne var ki işaret ettikleri şeyler, nesneler farklılaşıyor. Anlamsal çoğalma söz konusu. Bu da, modern şiirin anlamlandırma pratiği üzerine yoğunlaştığını gösteriyor. Celâl Soycan, “Bu şiirin yerleşik eleştiriyi de, ortalama okuru da zora soktuğu açıktır...