Telefonu kapatırken hep “_ _ _ _ _ _” derdin. Korunması gereken bir şeylerin bilinci. Biz hikâyeler ve toz biriktiriyoruz. Bugün mutfakta yine karıncalara rastladım. Bir nefes için mola. Kirli bir pencere. Uzun zamandan beri yağmur yağıyor. Daha fazla yağmurun ne getirdiğini söyleyemeyiz ya da belleğin ne olduğunu. Kapı artık kapalı değil. Kendim öğrendim muson rüzgârlarıyla sürüklenmeyi, kılçık için balık satmayı veya kanat için bir sözü. Ellerimin hiç şeffaf olmadığını ve o nedenle dokunuşların boşa olduğunu söylerdin. Akşamüstü tek başıma duvarları sildim ve yerleri cilaladım. Günlük rutinlerimiz küçük çentikler bırakmıştı ve sen farkında olmadan tozların kabul etmediği alanlar...
GÜNEŞ GİBİ/ METİN CENGİZ
Ağzımız açılmasın istiyorsunuz Kulağımız duymasın Hürriyet, adalet, ne kadar güzel şey varsa Unutalım istiyorsunuz Çok görüyorsunuz sevişmeyi Yasak, günah diyorsunuz Ama unuttuğunuz bir şey var Bütün bunlar sonsuz bir ışık kaynağı Aydınlatan içimizi dışımızı Sizin gittikçe ağırlaşan karanlığınıza karşı Karanlığa karşı bu ışık bir tören Her sabah doğan güneş gibi 29.07.2017