30 %

Kasaba

978-605-80351-4-0

 180,00  126,00

Kategoriler: , Etiketler: , , , ,

About The Author

Metin Cengiz

Metin Cengiz

Şair, yazar. Ardahan, Göle (3 Mayıs 1953,) doğumlu. İlk ve Ortaokul öğrenimini Göle'de, Lise öğrenimini Kars'ta tamamladı (1970) Erzurum Atatürk Üniversitesi Temel Bilimler ve Yabancı Diller Yüksek Okulu Fransızca Bölümü (1977) ile Marmara Üniversitesi Fransızca Bölümünü bitirdi (1987). Üniversitede öğrenciyken sol eylemci olduğu suçuyla 2 defa tutuklandı. Toplam bir yıl hapiste kaldı. 1980 hükümet darbesi döneminde tutuklanıp Türk Ceza yasasının 141. ve 142. maddelerinden gizli örgüt üyesi olmaktan yargılandı, 2 yıl hapis yattı. Hapisten sonra İstanbul'a yerleşerek yayınevlerinde redaktör ve editör olarak çalışmaya başladı, çeviriler yaptı. Türkiye'de çıkan hemen her dergide şiir ve yazı yayımladı. Türkiye Yazarlar Sendikası, Türk PEN, Edebiyatçılar Derneği üyesidir. 2005’te arkadaşlarıyla Şiirden Yayıncılık’ı kurdu. 2010’da (Eylül) Şiir’den dergisini yayımlamaya başladı.
Şiirleri Fransızca, İngilizce, Almanca, İspanyolca, İtalyanca, Boşnakça, Rusça, Romence, Makedonca, Bulgarca, Arapça, İbranice, Sırpça, Yunanca, Hintçe, Azerice ve Kürtçe gibi birçok dile çevrildi. Levant dergisinde sekiz şiiri Türkçeleriyle birlikte yayımlandı (2009, Montpellier). Sekiz şiiri Convorbiri Literare’da (Romanya, Temmuz 2011) ve sekiz şiiri de Poesia’da (Romanya, 2011) yayımlandı. Bazı şiirleri de Europe dergisinde yayımlandı (2014).
Editörlüğünü yaptığı Çağdaş 17 Türk Şairi adlı antoloji Harmattan Yayınları arasında çıktı (2009, Paris), Jaime B. Rosa ile hazırladığı Çağdaş Türk Şiiri Antolojisi ise İspanya'da yayımlandı (2013); Vito İntini ile birlikte hazırladığı "antologia di poeti italiani e turchi/ Türk ve İtalyan şairler antolojisi" "Como Cerchi Sull'acqua/ Suda Halkalar Gibisin" adıyla İtalya'da yayımlandı (2014, Grafiche Vito Radio Editore). Birçok ülkeyle karşılıklı şiir antolojileri düzenlemektedir (Romanya, Sırbistan, Makedonya, İtalya, İsrail, Filistin). Fransız şair Michel Ménassé ile yaptığı işbirliği sonucu Fransız ve Türk şairlerinden karşılıklı çeviriler yapıldı. Fransız şairlerin şiirleri Şiirden dergisinde yayımlandı; Türk şairlerin şiirleri ise "Voix d'İstanbul" (İstanbul'un Sesi) dosya adıyla Europe dergisinde yayımlandı (2014, no:1019). Seçme şiirleri Sırbistan, Arnavutluk, Romanya, Kolombiya, İtalya ve Amerika'da yayımlanmak üzeredir.
ESERLERİ:
Şiir: Bir Tufan Sonrası (1988), Büyük Sevişme (1989), Zehirinde Açan Zambak (1991), İpek’A (1993), Şarkılar Kitabı (1995), Gençlik Çağı (1998), Aşk İlahileri & Günümüze Hüzzamlar (2006), Özgürlük Şiirleri (2008), Sonsuzluk Çiseler Büyük Sularda & Dünyaya Katkımız Ebru Vurgusu (İkisi bir arada 2. Basım, 2015), İmgeler Benim Yurdum (2011), Yeryüzü Halleri (2013).
Deneme-Eleştiri-İnceleme: Şiirin Gücü (2. Basım, 2006), 1923-1953 Toplumcu Gerçekçi Şiir (2. Basım, 2015), Modernleşme ve Modern Türk Şiiri (2. Basım, 2011), Şiir, Din ve Cinsellik (2005), Nâzım’dan 70’li Yıllara Türk Şiirine Eleştirel Bir Bakış (2005), Şiir, İmge, Biçim, Biçem-Şiirin Teorik Sorunları (2005), Şiir, Dil, Şiir Dili, Şiirsel Anlam (2005), Küreselleşme, Post-modernizm ve Edebiyat (2007). İmge Nedir (2009), Kültür ve Şiir (2010), Felsefe ve Şiir (2010), La Paix (Şiir ve Hayata Dair Denemeler, 2011), Platon ve Aristoteles'te Şiir Düşüncesi (2012), Cemal Süreya, İkinci yeni Bilincinin Kurucu Gücü (2012), Şiir Nasıl Yazılır (2013).
Röportaj: Hayat, Edebiyat, Siyaset-Ahmet Oktay ile Dünden Bugünden (2004).
Çeviri: Max Jacob / Sahici Mucizeler (derleyen: Ülkü Tamer; 1991), Aimé Cesaire/ Seçme Şiirler (Eray Canberk ile, 1999, ikinci baskı 2001), Pablo Neruda /Aşk Soneleri (1991), Pablo Neruda (Ateşten Kılıç, 1991), Eugene Guillevic /Seçme Şiirler (1993), Jacques Prevert /Seçme Şiirler (Eray Canberk ile 1994), Jules Laforgue /Sevdalılar (1991), Venus Khoury Ghata/Gölgeler ve Çığlıklar (1996), Baudelaire’den Günümüze Modern Fransız Şiiri (Çev. ve haz., 2000), Batmış Güneşler Üstünde Günümüz Fransız Şiirinden Seçmeler (2005), Naim Araidi/Acıklı Şeyler İçin Bayram (2010), Gerard Augustin/Seçme Şiirler (Eray Canberk, Başak Aydınalp, Müesser Yeniay ile, 2011), Michel Cassir/Kişisel Antoloji (Eray Canberk, Müesser Yeniay ile, 2011), Tahar Bekri/Sabırsız Düşler (Medine Sivri ile, 2012), Çağdaş İspanyol Şiiri Antolojisi (Müesser Yeniay ile, 2013), Deniz Şiirleri (Jaime B. Rosa, 2014).
ÖDÜLLERİ:
-Şarkılar Kitabı ile 1996 yılı Behçet Necatigil Şiir Ödülü’nü;
-Sonsuzluk Çiseler Durgun Sularda (Toplu Şiirler 1) ve Dünyaya Katkımız Bir Ebru Vurgusu (Toplu şiirler 2) ile 2010 Melih Cevdet Anday Şiir Ödülü’nü;
Bütün yapıtlarıyla Romanya’da Yazarlar Birliği ile Targu Jiu Kent Konseyi ve Kültür Merkezi tarafından verilen Uluslararası Tudor Arghezi şiir ödülünü aldı
-2014'te Mersin Ticaret ve Sanayi Odası tarafından verilen 8. Mersin Kenti Edebiyat Ödülü'ne değer görüldü.
DİĞER ÜLKELERDE YAYIMLANAN KİTAPLARI
-Apres le tempête et autres poèmes (Çeviri: Gerard Augustin, Harmattan Yayınları, 2006, Paris)
-Poemas Escogidos (Çeviri Jaime B. Rosa, iki dilli/ Liber Factory, 2013, Madrid)
-Povremeno (Çeviri Avdija Salkoviç, Narodna Biblioteka, "Dositej Obradovic" Yeni Bazar, Sırbistan)
- Fekete És Fehér (Çeviri Attila Balaz, Ab-Art, Budapeşte Macaristan)

Herkesin bir çocukluğu vardır ama hiç kimseninki bir diğerininkine benzemez. Zira en başta, kişilerin yetiştikleri aile, içinde anıların oluştuğu mekanlar benzer de olsa ton olarak farklıdır. Akrabaların birbirinden değişik akla gelmedik renkleri vardır. Kardeşlerin bile huyu suyu ayrıdır, şahsidir. Şimdi obez, bir sürü kasabanın da içinde olduğu İstanbul, Ankara ve İzmir başkadır yine de ama demek ki adı şehir olan diğer şehirler de dahil irili ufaklı kasabaların hele de köylerin hiç değişmeyecekmiş gözüken havası, yaşamı içinde kımıltı halinde de olsa, bu bireysel farklılıklar büyüyüp gelişecek ortamı bulunca adeta fışkırır, bir biçim vücuda getirir. İşte o zaman kasabanın sınırları dar gelmeye başlar o kişiye. Farklı dünyaların özlemi yanar içinde. Kasabada yerleşik olunca yakınındakilere benzemeye başlar. Benzerlik aynıdır, aynı olan benzerlik içinde farklıdır. Kısaca, benzerlerin kasabası aynıdır ama kasabanın sınırlarını aşanların kasabası farklılaşır. En başta o kişi artık şahıs değil bireydir. Kasabayı bütün renkleri, gölgeleri, dinamikleri ile daha açık,  daha anlaşılır görmeye başlar. Ama araya giren farklılaşma durağan bir değişim yaşayan kasabanın bu özelliklerini habire değiştirir. Siz de doğal olarak durmadan yazarsınız. Sonuç: kasabanız kişi adları dışında sadece bir kurgudur. Kurgusal bir kasaba. Hem gerçek hem değil. Hem düş hem gerçek. Ama hakiki bir kasaba! Metin Cengiz’in Kasaba‘sını okuyun, ister bir anı, ister anlatı gibi ama dileyen roman ya da öyküler toplamı olarak da okuyabilir. Kasabayı keşfedin.
Arka kapak yazısı: Metin Cengiz