30 %

Danimarka Edebiyatı

978-605-7513-57-1

 120,00  84,00

About The Author

Hüseyin Duygu

Vikingler, yaklaşık bin yüzyıl önce (882) Finlandiya ve Rusya üzerinden İstanbul’a gelmiş, bu kente Miklagaard (Büyük Çiftlik) adını vermişti. Danimarka ile Anadolu arsında bilinen en eski ilişki budur. Küçük Deniz Kızı, Çirkin Ördek Yavrusu, Uçan Bavul gibi severek okuduğumuz masalların yazarı dünyaca ünlü Danimarkalı Hans Christian Andersen 1841 yılında İstanbul’a gelir ve bu gezisini ayrıntılı bir şekilde Bir Şairin Çarşısı adlı kitabında anlatır. Aynı günlerde İstanbul’da bulunan Danimarka’nın çok tanınmış ressamı Martinus Rörbye, Boğaz’ın iki yakasında da masal yazarı Hans Christian Andersen’i çizer. Bu eserleri Danimarka’nın kraliyet müzelerinde bugün de sergilenmektedir. Kimi Danimarkalı eğitimcilerin ve sanat adamlarının 19. yüzyıl sonralarında İzmir ve İstanbul’da yıllarca kaldıkları biliniyor. Dilimizde kullanılan daniska sözcüğünün bu dönemde gösteri yapmak için İstanbul’a gelen Danimarkalı kızların güzelliğini anlatmak için türetildiği söylenir.

Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk yıllarında kimi Danimarkalı bilim adamları Türkiye’ye çağrılmıştır. Benim de yakından tanıdığım Danimarkalı Lars Thorkild Björn (D.1934) Türkiye’ye ilk kez 1962 yılında otobüslerle kültürel amaçlı gezi düzenlemiştir. 1960’lı yılların sonunda Türkiyeli işçilerin Danimarka’ya gelmeleri, iki ülke arasındaki ilişkileri pek çok yönden geliştirmiştir.

Kuğuların, tilkilerin, geyiklerin günümüzde özgürce dolaşabildiği, Kuzey’in 5,8 milyonluk ülkesi Danimarka, çok sayıda bilim ve kültür insanı yetiştirmiştir. İskandinav bilimine, kültürüne katkı sağlayan ve demokrasi savaşımı veren çok sayıda Danimarkalı aydına benzer aydınları, ülkemizdeki demokrasi savaşımı içinde de görmek olasıdır.

Her yıl yapılan uluslararası araştırmalar dünyanın en mutlu insanlarının Danimarka’da yaşadığını, tam bir özgürlük ve demokrasi ülkesi olduğunu gösteriyor. Danimarka hep yeşil, her zamanki gibi tertemiz, insanlar birbirine saygılı, sokaklar muntazam, sosyal yaşam hareketli, tarihi, kültürü, mimarisi etkileyici. Danimarka her alanda çok güvenli bir ülke. Halkı çok geniş özgürlüklere sahip, demokrasisi tıkır tıkır işliyor. Danimarka’nın hem yeşil hem de maviyi kucaklayan ve bilimsel titizlikle korunan muhteşem doğasının hem de güçler ayrılığı ilkesine sıkı sıkıya bağlı anayasasına uygun olarak bağımsız yargı erki tarafından korunmasında, yüksek düzeyde toplumsal seviyenin payı belirleyici.

Gittikçe demokratikleşen, toplumsallaşan ülkelerin insanları, başka halkların insanlarını, kültürel değerlerini tanımaya çalışarak evrensel kültürlü bir dünya vatandaşı olmayı amaçlıyor. Sanatçılar, yazarlar da öyle. Evrenselleştikçe aydınlanacak dünya.

İnsan varlığının en somut anlatımı olan sanat dalları içinde edebiyat, düşünce öğelerini görünür kılmada en zengin olanıdır. Edebiyatta çeviri bu bakımdan gereklidir. Danimarka edebiyatı belki de bizi bize tanıtır, kim bilir!